TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili İsmail Emrah Karayel, Anayasa Komisyonu Üyesi ve AK Parti Denizli Milletvekili Cahit Özkan ile Güney Afrika Cumhuriyeti’nin İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanında açtığı “soykırım” davasında alınan ihtiyati tedbir kararına ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi.
Yüksel, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin, İsrail’in Refah kentine yönelik saldırılarının durdurulması için resen harekete geçecek ilave ihtiyati tedbir alınmasına dair değerlendirme yapması talebinde bulunduğunu aktardı.
Gazze’deki durumda, mahkemenin acil olarak ilgilenmesini gerektiren önemli bir gelişme yaşandığına da dikkati çeken Yüksel, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, İsrail ordusu ve güvenlik teşkilatına “Hamas’ın Gazze’nin güneyindeki 4 taburunun yok edilmesi ve buradaki nüfusun çıkarılması” için hükümete sunmak üzere ortak bir plan hazırlaması talimatını verdiğini anımsattı.
Yüksel, 280 bin Filistinliye ev sahipliği yapan Refah’ın şu anda derme çatma çadırlarda Gazze nüfusunun yarısından fazlasına ev sahipliği yaptığını belirtti.
Uluslararası Adalet Divanı’nın, Doğu Kudüs dahil olmak üzere İsrail’in işgal ettiği Filistin toprakları, politika ve uygulamalarından kaynaklanan hukuki sonuçlar konusunda davanın devam ettiğini hatırlatan Yüksel, 26 Şubat’ta Türkiye’nin Uluslararası Adalet Divanı’nda sunum yapacağını kaydetti.
Türkiye’nin konuyu hassasiyetle takip ettiğini dile getiren Yüksel, Meclis adına bu görüşmelere katılacaklarını, Filistin’e gerekli desteği vereceklerini söyledi.
Filistin’e yapılan yardımlara da değinen Yüksel, bölgeye çok sayıda insani yardım malzemesinin ulaştırıldığını, 380 hasta ve yaralının Türkiye’ye getirildiğini anlattı.
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Yüksel, bir gazetecinin “Bir ihtiyati tedbir kararının daha alınmasının bir şeyi değiştireceğine inanıyor musunuz?” sorusu üzerine, ihtiyati tedbir kararlarının bağlayıcı olduğunu ve uygulama zorunluluğunun bulunduğunu ifade etti.