Batı Şeria’nın ilhakı hızlandı

İsrail’deki aşırı sağcı koalisyon hükümetinin en uç noktasında duran Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, daha önce Doğu Kudüs’te başlattığı E1 yasa dışı Yahudi yerleşimi projesini hayata geçirmesinin ardından Batı Şeria’nın tamamını ilhak etmek için adımlarını sıklaştırıyor. Smotrich, önceki gün yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler’in (BM) bu ay yapılacak genel kurul toplantısında Filistin devletini tanıyacağını ilan eden ülkelere meydan okudu. Filistin devletinin daha kurulmadan boğulması gerektiğini söyleyen Smotrich, hükümete seslenerek “Batı Şeria’nın tamamının ilhak edilmesinin zamanı geldi” dedi. İsrail, E1 yerleşimi projesiyle Batı Şeria’nın güneyi ile kuzeyi arasındaki bağlantıyı kesmişti. Bu ihlaller karşısında uluslararası toplumun açıklamalardan öteye geçmeyen tavrına da vurgu yapan Smotrich, “Daha önce E1 projesine de büyük tepki göstermişlerdi. Projeyi hayata geçirdik ve hiçbir şey olmadı. Batı Şeria’nın ilhakı konusunda da böyle olacak” dedi.

FİLİSTİNLİLER 6 ŞEHİRDE KUŞATILACAK

İsrail ordusu tarafından önceki gün yayınlanan haritada, Batı Şeria’nın kuzeyi ve güneyinde çok sayıda arazinin “ilhak arazileri” olarak işaretlendiği görüldü. Haritanın Smotrich tarafından hazırlandığı belirtilirken hükümetin ilhakı istenen arazileri değerlendirmeye almak için toplantılara başladığı aktarıldı. Haritada işaretlenen araziler, yasa dışı yerleşimlerle birleştiğinde Batı Şeria’nın yüzde 82’sinin İsrail tarafından ilhak edileceği değerlendiriliyor. Haritayı hükümete sunan Smotrich, ilhakın “Maxiumum toprak gaspı, minimum Filistinli nüfusu” anlayışıyla yapılmasını istedi. Filistinlileri tehcir ederek nüfuslarını azaltmayı hedefleyen aşırı sağcı bakan, kalan Filistinlileri de Nablus, El-Halil, Ramallah, Eriha, Cenin ve Tulkerim’e yığarak bu kentleri birer Gazze’ye çevirmeyi amaçlıyor.

GASP KANUNU

Smotrich’in ilhak projesi için toplantılarını sürdüren İsrail hükümeti, bir taraftan Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir tarafından silahlandırılan istilacı Yahudi yerleşimcileri Filistin topraklarına salarken, diğer yandan bu yerleşimcilerin gasbettiği yerleri kanunla resmileştiriyor. El-Cezire’ye konuşan Filistin hükümeti kaynakları, “Gaip Kişilere Ait Gayrimenkuller” adlı bir kanunu yürürlüğe koyduğunu bildirdi. Kanuna göre, 1948 yılındaki Nekbe döneminde tehcir edilen Filistinli ailelere ait gayrimenkullere hükümet tarafından el konulması yasallaştırılıyor. Batı Şeria’nın çeşitli bölgelerinde ordu güçlerinin koruması altında Filistinlilere ait mülkiyetlere saldıran istilacı yerleşimcilerin el koyduğu gayrimenkullerin de bu kanunla resmileştirilmesi amaçlanıyor.

10 KAT HIZLANACAK

Filistin hükümetinin resmi verilerine göre, işgalci İsrail ordusu ve istilacı Yahudi yerleşimciler, geçtiğimiz ay Filistinlilere ait ev ve arazilere toplam 1613 saldırı gerçekleştirdi. Bu süreçte İsrail kuvvetleri, 57 yıkım gerçekleştirirken 45 dönümlük araziye el koydu. Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Komitesi’nin yayınladığı açıklamaya göre ise Smotrich’in ilhak haritasıyla birlikte bu ay 10 kat fazla araziye el konulacak. Açıklamada, İsrail’in Batı Şeria’nın kuzeyindeki Kalkilya kentinin doğusundaki Cit ve Ferata ile Nablus kentinin batısındaki Tel bölgelerinde 455,6 dönümlük araziye el koyduğunu bildirildi. Açıklamada, İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin göreve geldiği 2022 yılının sonundan bu yana “devlet arazisi” bahanesiyle 13 duyuruyla el konulan Filistin toprakları miktarının 26 bin dönümün üzerine çıktığı kaydedildi.

İLK HEDEF KUZEY BÖLGESİ

İsrail’in E1 projesi ile coğrafi olarak da ikiye böldüğü Batı Şeria’da, Filistinlilere ait gayrimenkul ve arazilere el koyma operasyonlarının Batı Şeria’nın kuzeyinde yoğunlaştığı görülüyor. İsrail ordusuna bağlı kuvvetler, 21 Ocak 2025’te bu bölgede bulunan Cenin, Tubas ve Tulkerim’de aylar süren askeri operasyonlar düzenlemişti. Daha sonra Nablus, Kalkilya ve Ramallah’a da yayılan saldırılarda, özellikle Cenin ve Tulkerim kamplarından 25 binden fazla Filistinli evlerinden çıkarılmıştı. İsrail ordusu, bu süreçte artırdığı şiddetle 1017 Filistinliyi öldürmüş, 19 bin Filistinliyi tutuklamış ve binlerce evi yıkmıştı.